Ağustos 12, 2008

yanlızlığı sevmedim hiç, hem de hiç. etrafımda bi dolu insan olsun onlarla yaşayayım istedim bu zamana kadar. evimizde sürekli birilerinin olması -tabiki o birileri çok yakınlarımızdı- çok keyifli ve güzel gelmişti bana.  ne tesadüf ki sen de aynı düşünceleri paylaşıyordun benimle ya da ben seninle. yüreğimde ve elimde ne varsa paylaşmayı sevdim hep. paylaşarak çoğaldımı hissettim. çoğu zaman yokluğu bile paylaştık hatırlasana. ve etrafımızdaki insanların bir çoğu yokluğu paylaşacak kadar kıymetli insanlardı. paylaştıkça çığ gibi büyüdük. şimdi yanlızım evet. ama biliyorum ki benimle herşeyini paylaşmaya hazır bir sürü insan var bir yerlerde.

hani 95 yazında o tesadüfi karşılaşmamızın sonrasında metelerin evinde geçirdiğimiz bir kaç günü hatırlıyormusun. ne garip soru özür dilerim. tabiki hatırlıyorsun. o günlerden birinde serpiller gelmişlerdi eve. biraz içip keyif yapmıştık hep beraber, o günlerden bahsettiğimizde serpil hala hatırlar. onlar bir doğum günü partisine gideceklerdi ve hazırlık yapıyorlardı. serpilin kemere ihtiyacı vardi. bende hiç düşünmeden kemerimi çıkarıp o na vermiştim. yani aslında ben hatırlamıyorum bunu çok zaman sonra serpil hatırlatmıştı banada .- o gün sana çok hayret etmiştim dedi.

kendimi ne kadar kötü hissettiğim zamanlardı o günler. bir gün yolda beni tavlamaya çalışan bir çocukla durağa yürüken. çocuğun hafta sonu arkadaşının yazlıklarında yapmış oldukları atraksiyonları ve yan yazlıktaki çılgınlıkları dinlerken, bir anda pat diye karşıma çıkmıştın. yüzün gözün patlamış bir şekilde. ayak üstü sohbetten sonra görüşelim diyerek ayrılmıştık. ve yanımdaki çocuk ağzı açık kalmış bir vaziyette  yan yazlıktaki grubun siz olduğunu söylemişti bana. ve hatta sen bu tarz adamlarlamı takılıyorsun falan diye sormuştu. bende artık sıkılmış bir şekilde evet ne var bunda demiştim. çocuk o dakika bana kur yapmaktan vazgeçmişti.:) tabi senin sakallar göbeğinde, saçlar belinde, o zamandan fıcı gibi içen bir adam olduğunu düşünürsek ve yanındaki arkadaşlarının tiplerini -bu arada yanındakilerde mete ve buraktı- bunda da pek haksız sayılmazdı hani.

artık yaşadığım yalnızlık eskisi kadar çok kötü hissettirmiyor bana. alışmak demeyelim ama buna. ben sadece yanlızlığın fiziksel bişey olmadığına karar verdim. yani sevdiğim insanlar şu an bedenleriyle yanım da olmayabilirler ama biliyorum ki ben istediğimde yada onlar istediğinde birlkte olabileceğim bir sürü insan var hayatımda. buda benim yanlız olmadığımını gösterir. tıpkı senin gibi. sende yanlız değilsin. seni seven ve hatta sana tapan bir sürü insan var. bizim hayata en büyük yatırımımız bu oldu sanırım. birlikte kocaman bir paylaşım dünyası yarattık. ve şimdi biz bunun keyfini çıkaramazsak sevdiğimiz insanlar bişekilde keyifle bu paylaşımımı yaşıyorlar ve yaşatacaklar. çocuklarına öğretecekler.

ne güzel düşünsene. :))